Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | follow (someone or something) around v. | (birinin/bir şeyin) peşini bırakmamak |
Phrasals | follow (someone or something) around v. | (birinin/bir şeyin) peşinden ayrılmamak |
Phrasals | follow (someone or something) around v. | (birini/bir şeyi) kuyruk gibi takip etmek |
Phrasals | follow (someone or something) around v. | (birini/bir şeyi) adım adım takip etmek |
Phrasals | follow (someone or something) around v. | (birinin/bir şeyin) dibinden ayrılmamak |